Bu Blogda Ara

27 Kasım 2013 Çarşamba

Arıcılığın sorunları 2

Arıcılıkta sahtecilikten daha önce bahsetmiştim şimdide arı üreticilerinin sorunlarından bahsedelim.Markete veya şarküteriye gittiğimizde raflarda değişik markalarda balları ve polenleri görüyoruz ama bu ürünler buraya gelene kadar ne zahmetlerden geçiyor hiç biliyormuyuz.Polen üretmek için arıcının baldan nasıl vazgeçtiğini yada arı sayısının azalmasını göze aldığını,bal üretebilmek için köşe bucak dolaştıklarını tabiki bilmiyoruz .Her tarafı ayrı bir cennet ülkemizde arıcılığı ne yazıkki hep emekli işi yada bir hobi olarak görüp bunun bir sektör binlerce kişinin ekmek kapısı olduğunu ututursak olmaz ilk önce devlet olarak arıcılıkla ilgili kapsamlı kanunlar çıkarmalı ziratçilerin elinden bu sektörü kurtarmalıyız.Universitelerde arıcılık bölümleri kurulmalı bu bölümlerde araştırmalar teşvik edilmeli arıcıların goç haritaları çıkarılarak buna uygun yeni melezlemeler yapılmalı sandıklar taşımaya ve kışlatmaya uygun olmalı arı hastalıkları ile mücadeleye önem verilmeli bal ve polen üzerinde kalıcılığı olmayan özgün ilaçları üretmeliyiz çiftçimizi eğitmeli,mısır,pamuk,ayçiçeği gibi zirai bitkiler ile meyva ağaçlar ve bağlarımızda çiçek zamanı ilaçlamanın yanlışlığını bu ilaçların çevreye arılalara verdiği zararı öğretmeliyiz.Arıların bu bitkilere ve verimine etkilerini anlatmalıyız.Tarım il müdürlüklerinde arıcılarla ilgili profesyonel ekiplerimiz olmalı bu ekipler koy koy dolaşarak arıcıları sürekli eğitmeli güncel hastalıklar ve arı bakımı konusunda eğitim verilmeli kışlatma ve kışın arının beslenmesi öğretilmeli eğitim almayan eski usul hastalıklı arı bakan,beslenmeyi ne zaman keseceğini bilmeyen kalitesiz bal üreten arıcılara engel olunmalı arı birlikleri aktif olmalı bölgesindeki sorunları ve hastalıklara zamanında mudale edilmesini sağlamalıdır .Goçebe arıcılar için her arı birliği bölgesindeki çiçek durumunu verim durumunu takip ederek uygun konaklama alanları ayarlamalı muhtarların insiyatifine arıcıları bırakmamalıdır.Arıcıların diğer en büyük problemide girdi fiyatlarının yüksek olmasıdır bunun için teknecilere uygulanan mazot indirimi gibi şekerde vergisiz girdi arı birliklerine sağlanmalı yada firmaların ürettiği mama gibi girdilerde teşvikler aktif olmalı arı ilaçları zirai ilaççıların elinden alınarak arı birliklerinin elinden yada başka bir formülle temin edilmeli kesinlikle kalıcılığı olan ilaçlar piyasada tutulmamalı vitaminler ve ilaçlarda hastalık kontrolü nde ilaç teşviği uygulanmalıdır .Arıcının ürettiği balın nevine göre pazarlanabilmesi için kontroller olmalı üreticinin urunu doğru isim ve doğru menşei ile satmasının hem arıcıya hem tüketiciye faydalı olduğu öğretimelidir.Firmaların yaptığı etiket sahteciliği tüketiciye öğretilmeli ayçiçeği balı ile bahar da üretilen çiçek balının aynı olmadığı gibi raflarda goruyoruzki üzerinde çiçek balı yazan başlar çok ucuz fiyattan satılıyor ama balın çiçek,salgı,bağsıra gibi çeşitlerinin olduğunu çiçek balının bile üretim zamanı ve üretim bölgesine göre içerisindeki miktarlara göre fiyatının ve tadının değiştiğini tüketicinin bilmesi gerekiyor anzer balıda çiçek balı,yazın sonunda ayçiçeğinden alınan balda arasında dağlar kadar fark var bu nedenle balın etiketlenmesi markalaşması çok önemli ama içeriğinide bilmek önemli son olarak ülkemizin değer verildiğinde en büyük ihraç kalemlerinden biri olmaya aday bir sektör olan arıcılığa devlet desteği muhakkak sağlanmalı bunun yoluda arıcılık birliklerinin birleşmesi ve

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder